Canınız Bize Emanet

 
CANINIZ BİZE EMANET, YA BİZİM Kİ?

Ne kadar zor bir şeymiş hunharca katledilen gencecik bir meslektaşımızın arkasından üzülmek ve beklemek…

Aradan tam bir yıl geçti ve 17 Nisan yaklaşıyor. Yine boğazlarımız düğümleniyor, öfkeleniyoruz, hiçbir şey yapılmadan beklendiğini gördüğümüzde… Seslerimiz, ellerimiz titriyor hala, devam ettikçe şiddet denen bu iğrençlik...
...
Sevgili Halkımız,Sayın Milletvekilleri ve Sağlık Politika yapıcıları, Sayın İdareciler
Birazcık duygudaşlık istiyoruz sizlerden..!

Bir an kendinizi o gencecik meslektaşımızın yerine, bir an bizim yerimize koyun. Bu işler bu kadar kolay mı? İnsan hayatı bu kadar ucuz mu?

Bunca yıl en ağır şartlarda okuduk bu kardeşimiz gibi, emek harcadık, geceler boyu nöbet tuttuk, uykusuz kaldık, yemedik içmedik. Hastalarımıza şifa dağıtmak için çalıştık.

Ne için?

Ya o kardeşimizin geride bıraktıkları? Ya onu yetiştiren ailesi?

Ne emekler harcamışlardı oysa o pırıl pırıl yavrularını yetiştirmek için! Ne çok gurur duyuyorlardı çocuklarından. Onların kınalı kuzusuydu. Ya o minicik yavrusu? Ya yapayalnız ve çaresiz kalan kederli eşi?

Oysa ne beklentileri vardı geleceğe dair, tıpkı bizler gibi. Bizim çocuklarımız, ana babalarımız, ailelerimiz gibi…

Hep duyardık, hep söylerlerdi ‘’Hekimlik Kutsal Bir Meslektir’’ diye. Bu sözle, hekimliğin önemli ve kıymetli bir meslek olduğunu anlatıyorlardı muhtemelen. Eğer söylenmek istenen buysa içimizden‘’lanet olsun’’diyoruz.

Geçen sene bu zamanlar bir meslektaşımızı kaybettik. Sağlık çalışanlarına karşı yapılan bu haince yapılan saldırılara karşı halkımızın desteği acımızı hafifletecek. Bizlere yön veren, sağlık politika yapıcılardan ve vekillerimizden umudumuzu kaybediyoruz yavaş yavaş. Sizlerin desteği ile gelecek adına ümitli olmaktan başka çaremiz yok. Artık güvenli ortamlarda çalışmak ve güvenle işimizi yapmak istiyoruz.

Yıkmak sadece bir an, oysa onu yapmaktır yaşam.

Sevgiyi daima yaşatmaktır asıl olan..

PAYLAŞ: