AHEF VE İL DERNEK BAŞKANLARI ŞİDDETE DUR BASIN AÇIKLAMASI

Değerli basın mensupları,
Bugün, halk sağlığından sorumlu bir hekim olmanın ötesinde; kendisi ve meslektaşlarının sağlığından endişe eden bir doktor olarak karşınızdayım. Endişeliyim, çünkü son yıllarda sağlık çalışanlarına yönelik şiddet, azımsanmayacak derecede arttı. Son 10 gün içinde 6 hekim arkadaşımız saldırıya uğradı. 
 
Son olarak, dün Trabzon'da Boztepe Aile Sağlığı merkezinde görev yapan aile hekimi arkadaşımız Hasan Bey, bir eczacı kalfası tarafından silahla tehdit edildi. Daha önce de hekim arkadaşımıza usülsüz reçete talebinde bulunan eczacı kalfası, bu kez alkollü ve silahlı bir şekilde doktor beyin odasına girdi, belindeki silahı masaya bıraktı, "seni vurmaya geldim" dedi. Hasan Bey soğuk kanlı davranarak, saldırganı ikna etmeye çalışırken, bir yandan da polisle iletişime geçmeyi başardı. Saldırgan, emniyete götürüldü. 
 
Bir gün önce de Aksaray Merkez 1 No'lu Ömer Kaşif Aile Sağlığı Merkezi'nde görev yapan aile hekimi Dr. Mehmet Gürkan Turan, bir hasta tarafından fiziksel saldırıya uğradı. Yurtdışı sigortalı misafir hasta, usülsüz ilaç isteminde bulundu. Doktor bey, bu talebi kabul etmeyince yumruklu saldırıya uğradı ve sol el parmağı kırıldı. 

Gaziantep'te de bir bayan aile hekimi, benzer bir usülsüz ilaç yazdırma talebiyle karşılaştı ve uğradığı fiziksel saldırı sonucu el parmakları kırıldı.
 
14 Mart Tıp Bayramı'nı kutladığımız gün, Tekirdağ'da, 7 aylık hamile aile hekimi arkadaşımız Leman Okul, fiziksel saldırıya uğradı. Tek tesellimiz, bebeğin ve annesinin zarar görmemesi oldu.
 
Bir gün sonra, özel doktorun verdiği tahlilleri yaptırmak için, Antalya Altınkum Aile Sağlığı Merkezi'ne gelen kadın hasta iki doktorumuz ve bir hemşiremize saldırdı. 
 
Tüm bu saldırılar, 10 gün içinde yaşandı. Sağlık Bakanlığı'nın verilerine baktığımızda, olayın daha da endişe verici boyutta olduğu görülüyor. 113 Beyaz Kod kayıtlarına göre, 14 Mayıs 2012 ile Mart 2015'e kadar, 31 bin 767 sağlık çalışanı saldırıya uğradı. Bu saldırıların 10 bin 945'i fiziksel, 20 bin 822'si sözlü.. Tabi bu sayılar sadece kayıt altına alınanlar. Emin olun, kayıt altına alınmamış belki bir bu kadar daha şiddet olayı yaşanmakta. 
 
Biz Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu olarak, şiddet olaylarının önüne geçilebilmesi için caydırıcı tedbirler alınmasının şart olduğunu söylüyoruz. 
 
Sağlık Bakanlığı, zaten büyük özveriyle görevlerini yapmakta olan aile hekimlerini, hafta sonu mesailerine zorlamak; yerlerine yabancı doktorlar getirerek aba altından sopa göstermek yerine; doktorların can güvenliğini sağlayacak, şiddetin önüne geçilmesine olanak verecek, etkin ve caydırıcı kanuni düzenlemeler yapılmasına çalışmalı.  
 
Toplumumuzda realite olan şiddet eğiliminin de ötesinde, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet, çözüm makamlarının duyarsızlığı ile her geçen gün daha da artmaktadır. 
 
Biz bu sorunun çözümü için şu önlemleri öneriyoruz:
 
 
1-Sözel şiddetin, fiziksel şiddetten daha fazla oranda olduğu gerçeğinden yola çıkarak; öncelikle sözel şiddetin ceza-i müeyyide kapsamında değerlendirilmesi gereklidir. Küçük suça ceza, daha büyük suçları engelleyecektir.
 
2-Hekime yönelik şiddetin en önemli sebebi, halkın, sorumlulukları ve uyması gereken kurallar konusunda yeterli bilgi düzeyine sahip olmaması ve bu sebeple hekime yasal olmayan isteklerle başvurmasıdır. Hastalar çoğunlukla uygunsuz ilaç yazdırma ve rapor taleplerini hakları zannetmekte, reddedilince şiddete başvurmaktadır. Uygunsuz olan istemlerin suç teşkil ettiği konusunda farkındalık oluşturulmalı, uyarılar ve yasal yaptırımlar ilan edilmeli, duyurulmalıdır.
 
3-Sağlık hizmeti, fiziksel koruma önlemlerinin alınmasının olumsuz etkileneceği bir hizmet sunumudur. Bu tür engeller hasta hekim iletişimini bozacaktır. Sağlıkta şiddet yasası bir an önce çıkartılmalıdır. Hukuksal süreçler sonunda verilecek cezalar caydırıcı olmalıdır.
 
4-184 hattına başvurup usulsüz istemde ve şikayette bulunarak, adeta kendisini ihbar eden kişiye, gerekli ceza-i yaptırımlar uygulanmalıdır.
 
5-Sağlık alanında yapılan değişiklikler ve gerekçeleri, halka doğru şekilde anlatılmalı, vatandaşla hekimin karşı karşıya gelmesi önlenmelidir. Geri ödeme kurumunun Aile Hekimlerini hedef alan, bilimsel verilere dayanmayan, ilaç firmaları ile ilişkiler vs. gibi suçlayıcı beyanları; hekimleri hedef gösteren, sağlık sistemindeki harcamaları ve aksaklıkları hekimlere mal eden beyanları önlenmelidir. 
 
6-Tıp mesleğine saygıyı artıracak, gerek medyada, gerekse ilköğretim okullarından başlayarak tüm toplumda bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır. "Yönetmelikte belirtilen, poliklinik ve mesai saatlerimizi kullanma hakkımız sağlanmalı; poliklinik ve diğer hizmetler için gereken süreleri ayırabilmemize olanak tanınmalıdır. Randevulu çalışma sistemi teşvik edilmelidir.
 
Ve son olarak, siz değerli basın mensubu arkadaşlarımıza seslenmek istiyorum. Halkımızı sağlık hizmetleri konusunda bilgilendirmemize destek olun. Sağlık konusunda, sağlık profesyonellerinden onay almadan haber yapmayın. Araştırmadan yapılan eksik ya da yanlı haberin yer medyada bulmaması için bizimle ortak mücadele verin. 
AHEF VE TÜM İL DERNEKLERİ ADINA 
AHEF YK BAŞKANI DR Gürsel ÖZER

Doküman Listesi

Dosya Adı Boyut Oluşturma Tarihi Dosya Türü
1. BASIN AÇIKLAMASI TOPLU FOTOGRAF 855,24 KB 26.03.2016 15:06:36 .JPG
2. BASIN AÇIKLAMASI TOPLU FOTOGRAF 958,66 KB 26.03.2016 15:07:22 .JPG
3. BASIN AÇIKLAMASI TOPLU FOTOGRAF 965,20 KB 26.03.2016 15:08:14 .JPG
PAYLAŞ: