Sağlık Bakanımızla Görüşme Toplantı Sonuç Raporu

Değerli Meslektaşlarımız,

Sayın Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Recep Akdağ'ın daveti üzerine, 28 Şubat 2017 tarihinde bakanlıkta, Sayın Bakanımızın da yer aldığı geniş katılımlı bir aile hekimliği çalışma toplantısı yapılmıştır. Sayın Bakanın davetinde federasyonumuzu temsilen üç katılımcı istenmiş; AHEF Başkanı Dr. Gürsel Özer, AHEF Yönetim Kurulu Üyesi Uzm. Dr. Erkut Coşkun ve AHEF Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Orhan Tekin toplantıda hazır bulunmuşlardır.
 
Toplantıya;Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, Sağlık Bakanı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Sağlık Bakanı Danışmanı Dr. Halil Ekinci, THSK Başkanı Prof. Dr. İrfan Şencan, THSK Kurum Başkan Yardımcısı Dr. Mustafa Uzun, THSK Daire Başkanı Murat Ağırtaş, THSK Daire Başkanı Yavuz Ateş, THSK Hukuk Müşaviri Av. Halil Şen katılmıştır.
 
AHEF Başkanı Dr. Gürsel Özer, AHEF Yönetim Kurulu Üyesi Uzm. Dr. Erkut Coşkun, AHEF Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Orhan Tekin, Trabzon Aile Hekimleri Dernek Başkanı Dr. Hakan Uzun, Ankara Aile Hekimleri Dernek Başkanı Dr. Akif Emre Eker, Kayseri Aile Hekimleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ümit Işıldak, Aksaray Aile Hekimleri Dernek Başkanı Dr. Şenol Atakan, Sakarya Aile Hekimleri Dernek Başkanı Dr. Rıdvan Karagöz görüşmelerde yer almıştır.
 
TAHUD Başkanı Prof. Dr. Esra Saatçi, TAHUD Genel Sekreteri Doç. Dr. Serdar Öztora, ASEF Başkanı Filiz Birtane, ASEF Genel Sekreteri Hüseyin Akar, ASEF Başkan Yardımcısı Pervin Çeltiklioğlu, Konya/Sağlık-Sen'den Dr.Sadrettin Özderdem, Manisa/Sağlık-Sen'den Dr. Erol Küçükali; bireysel olarak da Adana'dan Doç. Dr. Kenan Topal, Ankara'dan Dr. Arif Çalık, Kırıkkale'den Dr. Osman Şengül, Ankara'dan ASE Hüsniye Çimen ve Hamidiye Kızıltaş toplantıya katılmışlardır.
 
Toplantı 20.00-22.00 saatleri arasında planlanmasına rağmen, 20.00- 01.00 arasında yapılmış, yaklaşık 5 saat sürmüştür.
 
Toplantının ilk bölümünde Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Recep Akdağ, aile hekimliğinde gelinen süreci anlatmış ve önümüzdeki dönemdeki 2. faz atılımı hakkında bilgi vermiştir.
 
Toplantının ikinci bölümünde katılımcılar, mevcut aile hekimliği ile yeni çıkacak olan aile hekimliği uygulama ve ödeme sözleşme yönetmeliği hakkında görüşlerini dile getirmişlerdir.
 
AHEF Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Gürsel Özer'in çağrısı üzerine toplantıdan önce AHEF büroda, Uzm. Dr. Erkut Coşkun, Dr. Orhan Tekin, Dr. Hakan Uzun, Dr. Akif Emre Eker, Dr. Ümit Işıldak, Dr. Şenol Atakan ve Dr. Rıdvan Karagöz'ün katılımıyla ortak strateji belirleme toplantısı yapılmış; Sağlık Bakanı ile gerçekleştirilecek görüşmede dile getirilecek konular için ortak akıl oluşturulmuş ve toplantıda uygulanmıştır. Ortak akıl oluşturulmasına katkı sağlayan tüm il başkanlarımıza ve emeği geçenlere teşekkür ederiz.
 
AHEF Yönetim Kurulu tarafından;

1. Aile hekimliğinin birinci döneminde aşılarda %98 başarı yakalayarak Avrupa birincisi olduğumuzun açık olduğu, aile hekimliğinin ikinci döneminde de kronik hastalık takiplerinin, taramaların yapılarak ikinci bir büyük başarının yakalanabileceği; ama bunun için hastalara da sorumluluk verilmesi gerektiği, hasta sayılarının ücret düşmeden azaltılması ve personel ihtiyacı olan 2. ASE'nin verilmesi gerektiği ifade edildi.
 
2. İdarenin, aile hekimlerinden sürekli poliklinik hizmeti beklediği (sabah 08.00-aksam 17.00), oysa ki tek işimizin poliklinik olmadığı, koruyucu sağlık hizmetlerine zaman ayrılması gerektiği ifade edildi.
 
3. Aile hekimlerinin bu süreçte uzmanlaşması için engellerin kaldırılması, aile hekimlerinin mevcut pozisyonlarında çalışmaya devam etmesinin sağlanarak belli bir sürede ve şartlarda uzmanlık eğitimi almalarına olanak verecek şartların TUK ile de görüşülerek yeni bir uzmanlık planının oluşturulması gerektiği ifade edildi.
 
4. Tanı ve Tedavi rehberinin 2003 yılında çıkartıldığı, bu rehberin yenilenmesi gerektiği ifade edildi.
 
5. TSM'lerin hayal ettiğimiz noktadan uzak olduğu, TSM'lerin aile hekimliği uygulaması içine katılması için yeni çalışmalar yapılması gerektiği ifade edildi.
 
6. Aile hekimlerinin iş gücü analizinin yapılması gerektiği ifade edildi.
 
7. Aile hekimlerinin nüfuslarının, ücret kaybı olmadan azaltılması gerektiği; ancak THSK'de yapılan çalıştayda taslak yönetmelikte nüfusların azaltılırken ücretlerin de düştüğünün ve oluşan kaybın kronik hastalık takiplerinden karşılanacağının görüldüğü, bu uygulamanın kabul edilemeyeceği ifade edildi.
 
8. Ayrıca aile hekimliğinin başladığı 2005 yılından 2016 yılına kadar aile hekimliği ücretlerinde reel kayıpların olduğu, AHEF'in bu kayıplarla ilgili olarak bir çalışma yapıp bakanlığa sunduğu ve bu kayıpların bir şekilde telafi edilmesi gerektiği ifade edildi.
 
9. Sağlık okur yazarlığının arttırılması ve memnuniyet anketlerinin anlamlı bir hale getirilebilmesi gerektiği ifade edildi. Bunun için de özellikle kamu spotları oluşturulması veya AHEF'in proje hazırlayarak Sağlığın Geliştirilmesi Dairesi Başkanlığına sunması teklif edildi, bu konuda destek istendi.

Sağlık Bakanlığı tarafından,
 
1. Aile hekimlerinin daha iyi hizmet verebilmesi için hasta sayılarının azaltılacağı, yalnız bunu yaparken aile hekimlerinin ücretlerinde bir düşüş yapılmayacağı ifade edildi. Şu anda 4000 hastası olan aile hekimi kaç lira alıyorsa nüfus tavanı 3500'e düşürüldüğünde de 4000 hastada aldığı ücreti almaya devam edeceği belirtildi. Hasta sayıları için 2023 yılı hedeflerinin 2000 kişi olduğu, üst tavanın 2000 kişiye çekilmesi durumunda da aile hekimlerinin 4000 kişide aldıkları ücretleri almaya devam edecekleri ifade edildi.,
 
2.Kronik hasta takiplerinin 4000 nüfusla yapılamayacağı, bunun şimdi hemen konmayacağı, takip oranlarının nüfuslar düştükçe kademeli olarak konabileceği ifade edildi.
 
3.AHEF'in yaptığı reel kayıp çalışması ile Sağlık Bakanlığının yaptığı reel kayıp çalışması arasında fark olduğu, reel kaybın olup olmadığının tam hesaplanabilmesi için AHEF ve Sağlık Bakanlığı heyetlerinin aralarına iktisatçıları da alarak bir çalışma yapmaları, gerçekten bir reel kayıp varsa bu kaybın karşılanabileceği ifade edildi.
 
4.TSM'lerde yeni düzenlemeler yapılarak çalışma kalitesinin arttırılacağı, kurulacak Sağlıklı Yaşam Merkezleriyle TSM' lerin aile hekimliği uygulamasına daha fazla katkı sağlayacak hale getirileceği ifade edildi.
 
5. Sağlık okur yazarlığı konusunda projelerin hazırlanması ve bakanlığa getirilmesi halinde gereğinin yapılacağı ifade edildi.

AHEF Yönetim Kurulu olarak,

1. Hasta memnuniyet anketlerini önemsediğimizi, yalnız bu anket sonuçlarına göre sınıflandırma yapılmasını ve cari giderin kesilmesini kabul etmediğimizi ifade ettik. Hasta memnuniyetin tam ölçülebilmesi için ilk önce sağlık okuryazarlığının artırılması gerektiğini belirttik. Bununla ilgilli çalışmaların yapılması gerektiğini, yapılan hasta memnuniyet anketlerinin eksikliklerimizin tamamlanması için kullanılması gerektiğini ama şu anda sınıflandırmanın içinde yapılacak olmasının vatandaşın gereksiz antibiyotik, usulsuz ilaç yazma, usulsuz rapor gibi isteklerini artıracağını net bir şekilde ifade ettik.
 
2. Sağlık okuryazarlığının arttırılması ile ilgili bilimsel bir çalışmanın AHEF Bilim ve Araştırma Komisyonu tarafından hazırlandığını, bunun gibi birçok projelerimizin olduğunu, bu projelerin hayata geçirilmesiyle elde edilecek bilimsel verilerle daha doğru bir yol haritası çizilebileceğini ifade ettik.
 
3. Sağlığın geliştirilmesi ve kronik hastalık takiplerindeki mevcut bakış açısını değerlendirmek üzere bilimsel çalışmanın başlatıldığını ifade ettik.

Sağlık Bakanlığı tarafından,

Hasta memnuniyet anketlerinin faydalı olduğu ama bunları sınıflandırma içinden çıkartılabilecekleri ifade edildi. EUROPEP memnuniyet anket uygulamasının aile hekimliğine uyarlanarak değerlendirilebileceği ve sonuçlarının ilk etapta ilgili aile hekimine bildirileceği ifade edildi.

AHEF Yönetim Kurulu olarak,
 
1. Aile hekimliğinde iki yıllık süreçte ceza puanları ile uğraştımızı, artık ödüllendirmenin getirilmesi gerektiğini ifade ettik. Yeni taslakta getirilen kademeli ceza sisteminin uygun olmadığını, kaldırılması gerektiğini bildirdik.
 
2. İzinlerin Anayasa Mahkemesi kararı ile kanunla düzenlenmesi gerektiğini, bunun hala yapılmadığını, geçici yönetmelikle idare edildiğini, kanuni düzenlemenin bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiğini ifade ettik.
 
3. Sağlıkta şiddet yasasının bir an önce çıkartılması gerektiğini, TV'deki sevilen diziler arasında sağlıkta şiddetin kötü olduğunu gösteren örneklerin yayınlanmasının çok olumlu olduğunu, bakanlığın bu olumlu örnekleri her alanda kullanması gerektiğini ifade ettik.
 
4. Aile hekimlerinin emekli olamadığını çünkü emeklilik durumunda ücretlerinin çok düştüğünü, bu nedenle emeklilikle ilgili en azından eş devlet memurlarıyla aynı imkanlara sahip olunmasının sağlanması gerektiğini ifade ettik.
 
5. Daha önce söz verilen yıpranma payının hala çıkartılmadığını, yıpranma payının 5 yıla bir yıl olarak bir an önce çıkartılması gerektiğini ifade ettik.
 
6. İşçi çalıştıran aile hekimlerinin, işçinin izne ayrılması ya da hastalanması durumunda, yerine o gün yeni işçi bulmak zorunda olduğunu hatırlattık. Bunun her zaman mümkün olmadığını ve sınıflandırma düşürülmesiyle karşı karşıya kalındığını ifade ettik.
 
7. Maliye Bakanlığından, aile hekimlerinin adi ortaklık kuramayacakları yönünde bir görüş geldiğini, bu durumda aile hekimlerinin hukuksal sıkıntılarla karşılaşabileceklerini belirttik, bu durumun düzeltilmesi gerektiğini ifade ettik.
 
8. Kanser ve kronik hastalıklarda 180 günlük bir raporun sözleşmenin fesih sebebi sayıldığını, bunun iptal edilmesi gerektiğini ifade ettik.
 
9. Halk Sağlığı Müdürlükleri tarafından hala yazılı evrak talep edilmekte olduğunu, buna karşın sağlık bakanlığı dönemindeki genelge doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğini ifade ettik.

Sağlık Bakanlığı tarafından;

1. Katlamalı ceza puanının hemen katlamalı olarak değil de aynı suçun tekrarlanması halinde katlamaya başlayabileceği ifade edildi.
 
2. Aile hekimlerinin emekliliği ile ilgili bir çalışma yapılabileceği ya da bireysel emeklilik sisteminin kullanılabileceği ifade edildi.
 
3. Maliye Bakanlığından gelen aile hekimlerinin adi ortaklık yapamayacağı kararının maliye bakanlığı ile çözülebileceği ifade edildi.
 
4. 180 günü geçen durumlarda, kişiye yeni yerleştirmede öncelik sağlanması ya da kadrosunun askıya alınması gibi bir uygulamanın yapılabileceği ifade edildi.
 
5. Yayınlanan genelgeye göre yazılı evrak verilmesine gerek olmadığı ifade edildi.
 
AHEF Yönetim Kurulu Adına
Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Gürsel Özer

 

PAYLAŞ: